Xyz Nedir Matematik? Bir Genç Yetişkinin İçsel Yolculuğu
Bir Soru ve Bir Hayal Kırıklığı
Bugün sabah, dışarıda yağmur yağıyor, ben de odama çekildim. Kitaplarımı karıştırırken, birden karşıma çıkan “Xyz nedir matematik?” sorusu beni aniden sıktı. Bu soruyu gördüğümde içimi bir garip his kapladı. Gençliğimin ilk yıllarını hatırladım. O zamanlar da kafamı zorlayan bir sürü soru vardı; bu sorular arasında belki de en çok matematikle ilgili olanlar vardı. Ama bir yandan da hiç sevmediğim bir şeyi anlamak zorunda hissetmek… Ah, ne kadar zor!
Liseye başladığımda, matematik bana tamamen başka bir dünyaymış gibi geliyordu. Her şeyin, her adımın, her çözümün bir sıradanlık içinde olması gerekiyordu. Bu sıradanlık benim içimde kaybolan bir şeydi. Sorular birbiri ardına gelip geçiyordu, ama bir şekilde çözemedikçe, daha fazla zorlaşıyorlardı. “X” ve “Y” harfleri vardı, ama her şeyin bir anlamı olduğunu düşündüğümde sadece daha fazla kafa karışıklığına neden oluyordu.
Yavaş Yavaş, Zorlukla Dönüşüm Başladı
Bir gün, üniversiteye yeni başlamıştım ve matematik dersine girmemek için bahaneler arıyordum. İlk sınavdan önce, odamda her şeyi gözden geçiriyordum. Başarıyı ve başarısızlığı düşündüm. İçimdeki korkuları hissettim. Matematik beni hiç sevmediği halde, o derse girmemi istiyordu. Öğrencilik yıllarında birçok şeyi öğrendim, ama matematik bana hep yavaşça yaklaşan bir bulut gibiydi. Derste bir şeyler anlamaya başladıkça, “X” ve “Y” harfleri bana bir nebze tanıdık gelmeye başlamıştı. Ama işte bir de “Z” vardı… O sırada hissettiğim hisse adını bile koyamıyorum; belki sadece garip bir keşfe çıkmak istemenin hayal kırıklığıydı.
Sonra anladım: matematik, bir bakıma duyguları anlamak gibi bir şeydi. Zorlukları anlamak, kırık dökük soruları birleştirip bir çözüme ulaşmak. Xyz, bir çözümün işaretiydi, ama sadece bir harf. Ve her harf, yeni bir başlangıcı, bir yeni fikri, bir yeni düşünceyi işaret ediyordu.
Xyz ve Benim İçsel Savaşım
Zamanla “Xyz nedir matematik?” sorusu bana bir şeyleri anlatmaya başladı. Gözlerimde bir parıltı vardı. Çözmeye çalıştığım her denklem bir yola çıkıyordu, bazen kayboluyordum. Ama kaybolmak, biraz da kendi içsel yolculuğum gibiydi. O anlarda, sadece bir an için, “X” harfini düşündüm. O anın içinde kaybolmak, bir anlam yaratmak için geriye gitmek ve yeniden başlamak… İşte o anlarda, “Z” harfi bana içsel bir özgürlük duygusu veriyordu.
Ama elbette, her şey kolay değildi. Bazen gerçekten de kimse anlamıyordu. O kadar çok soru vardı ki kafamda… İçimde bir boşluk vardı, işte o boşluğu matematikle doldurmak zorunda olduğumu hissediyordum. Ama nasıl? Matematik, biraz da sabır ve çaba gerektiriyordu. Her denklem, her işlem biraz daha zorlaşıyor, tıpkı hayatta olduğumuz gibi. Ama aynı zamanda, her adımda biraz daha güçleniyordum. Xyz’in her harfi bana biraz daha umut veriyordu.
Xyz ve Bir Sonraki Adım
Bugün, hala o soruyu düşünürken, aslında çok şey öğrenmiş olduğumu fark ettim. Bazen hayat, bir denkleme benziyor. Gözlemler yapıyoruz, bir şeyleri hesaplıyoruz, fakat en zor kısımlarda kayboluyoruz. Ama her seferinde, denklemi bir adım daha çözmeye yaklaşıyoruz. Xyz nedir matematik? Bir çözüm arayışı, belki de bir yolculuk. O yolculukta belki de asıl önemli olan, sorunun cevabından çok, o soruyu çözmeye çalışırken yaşadıklarımızdır.
Hayatımda, her soru bir derstir; her matematiksel denklem bir anlam yaratır. “Xyz nedir matematik?” sorusunu cevaplarken, kendimi de keşfettim. O harfler, aslında çözülmesi gereken duyguların yansımasıydı. Xyz, bir anlam arayışıydı, her şeyin bir araya geldiği, her şeyin çözülmesi gereken bir anın ifadesiydi.
Şu an, bu yazıyı yazarken biraz daha huzurluyum. İçimde bir soruya daha cevabım var. Matematik, hayat gibi: zor, karmaşık, ama hep bir çözüm yolu var.